Kartal İmam Hatip Lisesi Mezunlarından Kılıçdaroğlu’na Destek

Kartal İmam Hatip Lisesi mezunlarından oluşan yaklaşık 20-25 kişilik bir grup, Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanlığı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu’na destek verdi. Kılıçdaroğlu’na açık mektup yazan grup, ‘Merhaba demek için davetinizi kabul ediyoruz, çünkü inancımız gereği uzatılan eli sıkmak farzdır. Ülkemizin 13. Cumhurbaşkanı olmanı Allah’tan niyaz ediyoruz.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan ve çok sayıda üst düzey bürokratın mezun olduğu Kartal İmam Hatip Lisesi’nin bazı mezunları, CHP Genel Lideri ve Millet İttifakı cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu’na açık mektup yazdı. Grup, 14 Mayıs’ta yapılacak seçimlerde Kılıçdaroğlu’na desteğini açıkladı.

Bir internet sitesinde yayınlanan mektubun başında, Kartal Anadolu İmam Hatip Lisesi mezunları ve üyeleri ‘Kemal Kılıçdaroğlu’na Açık Mektup’ başlığı altında yayınlanan yazıya destek olmak ve imza atmak isteyen üyeleri bu formu doldurarak desteklerini iletebilirler.ifadeler kullanılmıştır.

Açıklamada, bugün Türkiye’deki tüm İslamcı-meslek grupların varlıklarını AK Parti ve Erdoğan’a borçlu olduğu yönünde asılsız bir algı oluşturulmaya çalışıldığı belirtildi. Ancak Türkiye’de ne İslamcı hareket ne de onun resmi-kurumsal muadili olarak nitelendirilebilecek İmam-Hatipler Erdoğan ve AK Parti ile birlikte olmadı. İmam Hatip rejimlerinin arka bahçesini kendi kanunsuz ve asi güç ağlarının bir parçası olarak görmek isteyen ve bu nedenle peşimizi bırakmayan bu güç gruplarına minnet borcumuz yok. Aksine sabır ve sorumlulukla ördüğünüz kucaklayıcı bir koalisyonun liderliğinde kuracağımız bir Türkiye var. İktidarın siyasi hesaplarında kaybolan gelecek ufkumuzu ancak bu şekilde yeniden inşa edebiliriz.söylendi.

“Sivil toplumun devlet tarafından bastırıldığı, her görüşün devletle olan menzili nispetinde onurlu bir yaşam alanı bulabildiği Cumhuriyet tarihimizde seçimler en önemli araç olmuştur.”Aşağıdaki açıklamalarda şu ifadelere yer verildi:

‘İnsanlar her zaman seçimlerde yeni bir anlam, adalet, özgürlük ve eşitlik ufku aramışlardır. Bu arayış, 14 Mayıs seçimlerine iki aydan az bir süre kala yeniden gün ışığına çıktı: Türkiye’nin somut krizleri ve gerçek çelişkileri ufukta. Her şeyin alt üst olduğu bir dönemdeyiz. Bu kurallar çerçevesinde mahalle ve kimlik okumalarının geçerliliği yoktur. Aynı şekilde seçime inananlar ve inanmayanlar açısından bakmak da gerçeği çarpıtmanın ve siyasi hesaplara alet etmenin bir yoludur. Ülkeye göre; Hukukun ve kurumların kayırma rejimi ve menfaat sahipleri tarafından askıya alındığı, tüm bürokrasinin rejimin bekçisi konumuna getirildiği, işbölümünün ve idari inisiyatifin yok edildiği bir durumdayız. Türkiye, ne yukarıda bahsettiğimiz şer döngüsünün çarklarına, ne de ülkeyi parti-polis devleti olma eşiğine getiren lütuf rejimine mahkûmdur.’

Açıklamada, Kılıçdaroğlu’nun Türkiye’de uzun yıllardır eksikliği hissedilen demokratik siyaset anlayışını benimsediği ve gerçekleştirdiği birçok siyasi girişimle bunu Türk kamuoyuna gösterdiği belirtildi. Bu nedenle Türkiye’de kısa ve orta vadede nelerin, kimler tarafından yapılması gerektiği çok nettir. Bir yanda ülkenin kronikleşmiş sorunlarının sorumluluğunu üstlenen, helal ve demokratik bir uzlaşı oluşturmak isteyen sizler; Öte yandan, ülkemizin ve özellikle İslamcı-profesyonel kesimin tüm kazanımlarını kendi varlığına mal eden ve bu kazanımları kaybetme ihtimaliyle halkı tehdit eden Erdoğan var.ifadeler yer aldı.

“Ülkemizin ihtiyacı olan sizin demokratik ve kapsayıcı siyasi öngörünüzdür”Mektupta şunlar kaydedildi:

Bunun gerçekleşmesinde sizlerle birlikte sorumluluğu üstleniyoruz ve bu demokratik inşa sürecinin bir tarafıyız. En somut ve nesnel anlamda gerçekleşen bu dönüşüm için ‘ikiyüzlülük’ ya da ‘samimiyetsizlik’ suçlamalarına da karşı olacağız. Kısacası, veda davetinize icabet ediyoruz. Çünkü, itikâdımızın uzattığı eli sıkmak farzdır. Ülkemizin 13. Cumhurbaşkanı olmanız için Allah’a dua ediyoruz.’